14 Mart 2023 Salı

U Boat - Kurt Sürüleri

 


Alman Donanması oluşturulurken İngiliz Donanmasının uzak tutulması gerekiyordu. Bu dönemde oluşturulan deniz altılar Almanyanın vurucu gücü olarak ortaya çıktı.  Avrupanın en iyi denizaltılarını Almanlar üretiyordu. Ancak Versay antlaşması ile Almanları askeri yapıları yeniden şekillendi ve orduya kısıtlama getirildi. Hitler İktidara gelir gelmez bu kısıtlamaları gözardı etti ve askeri olarak güçlenmeye başladı. İngiliz donanmasına karşı göstere göstere donanma yapamazlardı. Uçakları, Tankları hangarda tutabilirlerdi ancak Deniz Kuvvetlerini saklayacakları yer yoktu. Bu sebeple Deniz Kuvvetlerinde gemi yerine Deniz Altı yaparak İngilizleri bu projeden uzak tutacaklarını düşündüler. Bot lardan oluşan Kurt sürüleri yapmak projesini devreye aldılar. İngilizlerin Atlantikteki gücünü kırabilecek bir güce ihtiyaç var bu güç mutlaka Deniz Altı olduğunu vurguladılar. 


1.000 den fazla Deniz Altı olacak Atlantikte 4 lü veya 20 li gruplar halinde gizlenerek  devamlı gezecekler ve düşman gemilerini arayacaklardı.  Düşman gemilerini gördüklerinde birbirleriyle haberleşeceklerdi ve bir pusu noktası belirleyeceklerdi.  Hava karardığında  pusu kurdukları bölgede ortalarına aldıkları gemilere torpido yağdırıp batıracaklardı.  Bu takit uygulanabilmesi için 3.000 civarı deniz altına ihtiyaç vardı. Ancak Almanlar hiç bir zaman bu kadar sayıda deniz altına sahip olamadı. Ancak bu fikir uygulandı. 1935 de Alman tersaneleri 10 larda UBOT üretmeye başladı. Ayda maksimum 20 adet üretebiliyorlardı. İngilizler kendi Donanmalarına çok güveniyorlardı. 


O zamanlarda Dünyanın en iyi donanmasına sahiplerdi. Denizde çok fazla gemi kaybetmeye başladılar ve ne olduklarını anlamayamadılar. Almanların üstünlüğü başlıyordu. İngilizler her ay binlerce ton gemi kaybediyordu ancak kimin saldırdığını tespit edemiyorlardı.

Yüzlerce insan kaybediyorlardı. Atlas Okyanusu, Baltık Deniz İngilizlerin çok rahatlıkla gezebilecekleri yerlerdi. Alman kurt  sürüleri İngiliz gemilerini avlıyorlardı. İngilizler bir yerden başka bir yere gemilerle seyahat ederken konvoylar halinde gidiyorlardı. Konvoylar kalabalık gemilerden oluşuyordu. Almanlar pusuya düşürdükleri grupları avladıklarında daha çok gemi batıyor, insan ölüyordu. Her gün Askeri ve Sivil gemilerini batırıyorlardı. 1933-42 arasında Almanlar 1.000 den fazla İngiliz gemisini batırdırlar. İngilizler Askeri ve Sivil anlamda çok ağır darbe aldı. 

1942 sonlarında İngilizler rahatlamaya başladı. Almanların Enigma cihazları ele geçirildi. Bu kodları İngilizler Amerikalılar ile beraber çözdüler. Almanlar çok ciddi anlamda deniz altı kaybettiler ve bu konuyu çözmeleri çok zamanlarını aldı. Amerikalılar Japonları püskürttükten sonra Atletik okyonusuna cephane yığmaya başladılar. Atlantik Kuzeyi Amerikan gemileri ile dolmaya başladı ve Almanları bu gemilerle başa çıkabilecek durumda değildi. Amerikan gemileride Alman deniz altılarından daha güçlü teknolojiye sahipti. Daha güçlü sonarlara, gözetleme aletlerine sahipti.

Deniz karakol uçakları vardı. Torpido yüklü bu uçaklar Alman deniz altılarını gördüklerinde vurma yeteceğine sahipti. Almanlar buna rağmen savaşmaya devam etti. 

1945 de Almanlar 800 adet deniz altıyı kaybettiler. 30.000 yakın denizcide ölmüştü. 1945 Almanya yenildi. Almanlar ellerindeki UBOT ları teslim etmek yerine batırmayı tercih ettiler. Amerikalılar, İngilizler ve Ruslar ciddi anlamda UBOTLARI ele geçirmeyi başardılar. 

KURT SÜRÜSÜ TAKTİK

4 veya 20 UBOT dan oluşan gruplar okyanusda birbirinde bağımsız olarak farklı yönlere gideceklerdi. Her deniz altının nereye gideceği biliniyordu. Berlinden gelen gizli şifrelerle bu rotalar tespit ediliyordu. Olası Müttefik gemilerin rotalarında gezerken gemi gördüklerinde birbirleri ile haberleşiyorlardı. Deniz altılar 2.Dünya Savaşında genellikle gece avlanırlardı. Deniz altıların çoğu zaman su altında çok fazla gitmez norma gemi gibi su üzerinde giderdi. Bu taktik yakıttan tasarruf sağlardı hemde geminin gövde ömürünü uzatırdı. Aylarca karaya dönmezlerdi. Kendileri tek başlarına hedefi imha edebilirlerse su üzerinde toplarla imha ederler yada su altına inerler torpido ile imha ederlerdi. Kalabalık gruplarla karşılatıklarında birbirleriyle haberleşirler, pusu alanı belirlerler ve gece 10-30 arası UBOT birleşir doğru yerde doğru zamanda torpido atışını başlatırlardı. Çok hızlı bir şekilde saldırdıkları için gemiler saldırının nereden geldiğini tespit edemezlerdi. 

Type -7 ler döneminin en modern gemilerinden biriydi. 660 -1.032 ton arasındaydılar. 42 -53 kişilik personel tarafından kullanılırdı. Su üzeriden dizel motorlarını kullanırlardı. Su altında şarj edilmiş bataryalarını kullanırlardı. 11 Adet Torpido bulunurdu. 4 tanesi önde 1 tanesi arkada atışa hazır bekletilirdi. Gemilerin üst taraflarında 88 mm topu bulunurdu. Yeni versiyonlarda uçaksavarlar eklenmişti. Hiç bir yakıt ikmali olmadan ,hiç bir lojistik destek almadan 15.000 KM yol katederlerdi. 10 mil deniz mili hızda ve deniz üzerinde gidebilirlerdi. Dalış performansı ise 200 Metre altına rahat bir şekilde dalabilme kabiliyeti vardı. Özel durumlarda 280 Metreye kadar dalma özellikleri vardı. 

Type 9 lar ise 1.083 tona çıkarken personal 56 kişiye çıkabiliyor ve type 7 lerden daha büyüklerdi. Daha uzun menzile sahip 19.000 KM yol alabiliyorlardı. Derinlik 250 Metreye kadar rahat bir şekilde dalabiliyorlardı. Almanların deniz altı ast ları vardı bunlar yüzbinlerce ton gemiyi yok etmişlerdir. 


Deniz Altı asları arasında en ünlü  Otto Kretschmer > 274.333 ton (47 gemi battı)    

ikinci as ise Wolfgang Lüth >225.712 ton (43 gemi). Almanların elinde çok yetenekli subayları vardı. 

Type 21 günümüz deniz altıların atasıdır. Yapılan deniz altıların tekniklerin çoğu bu deniz altıdan gelmektedir.  Deniz altıları modüler şekilde üretmek, Çok büyük elektirik bataryaları eklemek, Nükleer ve konvansiyonel deniz altıların atasıdır, başlangıç noktasıdır. Resmi adı elektro Bottur. Dizel motorları vardır. Bu dizel motorlar pervana şaftını doğrudan

çevirmezler. Dizel motorlar sadece bataryaları şarj ederler. Bunlar elektrikli deniz altılarıdır. Hareket ederken elektrik motorunu kullanırlar. 

21 ler haftalar boyunca deniz üzerine çıkmadan seyir edebilirler. Yapmaları gereken tek şey şnorkellerini yukarıya çıkarmak buradan gelen hava ile bataryalarını şarj etmektir.